“Yumurtada kıl bitmez.”
“Horoz vakitsiz ötmez.”
Âkil insan “kül yutmaz.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Asıl azmaz, bal kokmaz.”
“Can çıkmadan huy çıkmaz.”
Dere tersine akmaz.
Dün öyle, bugün öyle.
“Kara gün kara kalmaz.”
“Eski dost düşman olmaz.”
“Et tırnaktan ayrılmaz.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Katrandan olmaz şeker.
Olsa cinsine çeker.”
“Çivi çiviyi söker.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Akıl için yol birdir.”
“Âşığın gözü kördür.”
“Dostun da dostu vardır.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Açık ağız, aç kalmaz.”
“Açın uykusu gelmez.”
“Aç hâlinden tok bilmez.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Sebepsiz ölüm olmaz.”
“Dünya kimseye kalmaz.”
“Yoldan giden yorulmaz.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Ölümle öç alınmaz.”
“Parayla dost bulunmaz.”
Dert çekmeden bilinmez.
Dün öyle, bugün öyle.
Hamur teknede şişer,
Ekmek fırında pişer.
“Armut dibine düşer.”
Dün öyle, bugün öyle.
“Görelim Mevla’m neyler,
Neylerse güzel eyler.”
Bil ki “dost acı söyler.”
Dün öyle, bugün öyle.
Zor yolları toz bürür
Âkil insan tez görür
“İt ürür, kervan yürür”
Dün öyle, bugün öyle.
“Hazıra dağ dayanmaz,”
Hınzıra bağ dayanmaz.
Yağcıya yağ dayanmaz.
Dün öyle, bugün öyle.
“Ekmek elden, su gölden”
“Çalıyoruz her telden”
Bülbül bizar, bir gülden
Dün öyle, bugün öyle.
Cezmi GENÇTEN
çok güzeldi çok sevdim
çok güzeldi süper bayıldım hepsine her zaman bakıyorum.