Kur’an’dan Türkçe Deyimler

SUNUŞ

‘Kendi aklına ve Kur’an’ın gücüne güvenenler için ve özellikle de kendim için’ Kur’an meallerinde geçen Türkçe deyimlerle ilgili bir çalışma yaptım.

Bir yılı aşkın süredir devam ettirdiğim bu çalışmada kuranmeali.com sitesinin yanı sıra en çok başvurduğum bir başka internet sitesi de Türk Dil Kurumu Sözlükleri sitesi oldu. Bu sitenin Güncel Türkçe Sözlük sayfasını ve aynı sayfadan ulaştığım Atasözleri ve Deyimler Sözlüğü sayfasını, hemen hemen her gün, onlarca kez ziyaret ettim.

Özellikle mesleğimin son yıllarında okullardaki dersliklere akıllı tahtalar, ceplere akıllı telefonlar girdikten sonra öğrencilerimin “sözlük kullanma kültürü” kazanmaları için çok gayret göstermiştim.

Yine buradan bütün öğrenciler ve alanı ne olursa olsun, bütün araştırmacılar için de Türk Dil Kurumu Sözlükleri sitesini şiddetle tavsiye ediyorum.

Üniversiteden Mustafa Kırcı Hoca’mın “Anlamını bildiğinizi düşündüğünüz kelimeler için de bakın sözlüklere.” önerisi benim için seksenlerden bugüne kadar önemli bir yönlendirici oldu. Bu öneriyi, otuz sekiz yıllık öğretmenlik hayatımda, ben de öğrencilerimle paylaştım.

kuranmeali.com sitesinde elli kadar meal var. Bu mealler üzerinde karşılaştırmalı olarak Kur’an ayetlerini değerlendirme imkânı da var. Bu siteyi hazırlayanlardan ve bu sitede mealleri bulunan değerli hocalarımızdan Allah razı olsun. Bugün yaşayan ya da vefat etmiş olan bu hocalarımızın kendilerine ve emeklerine saygım büyüktür.

Bizleri Allah’ın sözleriyle buluşturan ve özenli bir çalışmanın ürünü olan bu meallerde yüzlerce deyimin kullanılmış olduğunu gördüm. Tespit ettiğim her bir deyimi PDF dosyası olarak sizlerle paylaşıyorum.

Metinlerin anlamını zenginleştiren ve mecaz anlam taşıyan kalıplaşmış bu söz gruplarının bazı meallerde, yer yer yanlış kullanıldıklarına da şahit oldum.

KURAN’DAN TÜRKÇE DEYİMLER” adını verdiğim bu çalışmada ilk dikkatimi çeken yanlışlık da “azap” sözüyle ilgiliydi.

kuranmeali.com un AYET KARŞILAŞTIRMA 2/Bakara-284” sayfasında görmüştüm bu yanlışlığı.

Güncel Türkçe Sözlük’te “sıkıntı ve acı” karşılıkları da olan “azap” kelimesiyle ilgili, bazı meallerde yapılan yanlışlığı örnek bir ayet üzerinde göstermek isterim:

kuranmeali.com un AYET KARŞILAŞTIRMA 2/Bakara-284” sayfasına şimdi (18.12.2024) tekrar bakıyorum. Sayfada iki İngilizce meal dışında elli bir meal yer almış. Ayetteki “yuazzibu” (يُعَذِّبُ) fiilinin, meallerin çoğundaki karşılığı “azap eder” birleşik fiilidir. Ancak “azap eder” sözü, “acı eder” sözü gibi yanlıştır. Güncel Türkçe Sözlük’te de böyle bir fiil yok. Olmaz da zaten!

Güncel Türkçe Sözlük’te “azap” sözünün karşılıklarının dışında üç deyim yer almış. Bunlar da “azap vermek, azap çekmek, azap duymak” deyimleridir.

Ayetteki “yuazzibu” (يُعَذِّبُ) fiiline verilen bir yanlış karşılık da “azaplandırır” sözüdür. “Azaplandırmak” da Güncel Türkçe Sözlük’te yeri olmayan yanlış bir ifadedir.

Bazı meallerdeki yanlış kullanımlardan birkaçına daha dikkat çekmek isterim:

birbirine düşmek” deyimi yerine kullanılmış olan “ayrılığa düşmek” sözü yanlıştır.
“Gazaba gelmek” deyimi yerine kullanılmış olan “gazap etmek” sözü yanlıştır.
Haddini aşmak” deyimi yerine kullanılmış olan “haddi aşmak” sözü yanlıştır.
“Hidayete ermek” deyimi yerine kullanılmış olan “hidayet etmek” sözü yanlıştır.
Kargaşa çıkarmak” deyimi yerine kullanılmış olan “karışıklık çıkarmak” sözü yanlıştır.
katkıda bulunmak” deyimi yerine kullanılmış olan “katkısı olmak” sözü yanlıştır.
Müstahak olmak” deyimi yerine kullanılmış olan “hak olmak” sözü yanlıştır.
uzak düşmek” deyimi yerine kullanılmış olan “ayrılığa düşmek” sözü yanlıştır.   
Üstün tutmak” deyimi yerine kullanılmış olan “üstün kılmak” sözü yanlıştır.
Yerinde kalmak” deyimi yerine kullanılmış olan “yerinde durmak” sözü yanlıştır.
“yolunu tutmak” deyimi yerine kullanılmış olan “yol tutmak” deyimi yanlıştır.
yüksek perdeden konuşmak” deyimi yerine kullanılmış olan “yüksek sesle bağırmak” sözü yanlıştır.
Zannına uymak” deyimi yerine kullanılmış olan “zanna uymak” sözü yanlıştır.

Bu deyimler ve daha fazlası için PDF dosyalarına bakınız.

Yanlış kullanımlar, anlatımı zayıflatır ve okuyucunun doğru anlaması önünde engel oluşturur. Bu nedenle, deyimlerin doğru ve yerinde kullanımı büyük önem taşır.

Deyimsel anlamın daha etkili, daha kapsamlı ve daha güçlü olduğuna dikkat çekerek ilgili ayetlerde aşağıdaki deyimlerin kullanılmasını öneriyorum:

“Tefekkür et-(mek)” fiili yerine “tefekküre dalmak” deyimini,   
elinin altında olmak” deyimi yerine “eline bakmak” deyimini,
“sakla-(mak)” fiili yerine “gizli tutmak” deyimini
“hatırlat-(mak)” fiili yerine “hatırına getirmek” deyimini,
“kabul edil-(mek)” fiili yerine “kabul görmek” deyimini,
“yerleş-(mek)” fiili yerine “mesken tutmak” deyimini,
“sorguya çekmek” deyimi yerine “mesul tutmak” deyimini,
“mücadele et-(mek)” fiili yerine “mücadele vermek” deyimini,
“din-(mek)” fiili yerine “sükûnet bulmak” deyimini,
dilimizde çok yıpranmış olan “taraftar” ismi yerinetaraf (tarafını) tutmak” deyimini,
“dokun-(mak)” fiili yerine  “temas etmek” deyimini,
“um-(mak)” fiili yerine “umut beslemek” deyimini,
“uzaklaştır-(mak)” fiili yerine “uzak tutmak” deyimini,
“yalvarıp yakar-(mak)” fiili yerine “yalvar yakar olmak” deyimini,
“yüksek sesle konuşmak” sözü yerineyüksek perdeden konuşmak” deyimini,
zorlamak” fiili yerine “zor kullanmak” deyimini…

Bu deyimler ve daha fazlası için PDF dosyalarına bakınız.

Bu eleştiri ve önerilerim çalışmanın bütünü içinde küçük bir parçadır. Belirleyip ‘dizin’e dâhil ettiğim deyimlerin ekserisi meal yazmış hocalarımın meallerinde kullandıklarıdır. Şimdilik yedi yüzü aşkın deyimi ilginize sunuyorum.

Bu çalışmalarım sırasında şunun da farkına vardım:

Her türlü iletişimde ‘olmazsa olmaz’ımız olan Türk dilindeki yüzlerce deyim ve atasözünün doğuşunda, Kur’an’ın etkisi çok büyük olmuş. Bu bağlamda Türkçe konuşan ve Türkçeyi seven herkesin Kur’an’a bir gönül borcu olduğunu düşünüyorum.

Samimiyetime ve gayretime rağmen bu çalışmada, birçok yanlış ve eksik noktanın da bulunabileceğini peşinen kabul ediyorum. Ve siz değerli kardeşlerimden katkıda bulunmak isteyenler için e-posta adresimi veriyorum:

Selam ve dua ile…

Cezmi GENÇTEN (genccezmi@hotmail.com)
Emekli Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
19.12.2024 – Samsun

SUNUŞ II

Deyimler bugün (22.03.2025) itibarıyla dokuz yüzü geçti. Ancak asıl hedefim daima nicelik değil, nitelik oldu. Bu çalışmayı internette yayımladığım ilk günden (19.12.2024) bu yana düzenlediğim, değiştirdiğim deyimlerin yanı sıra tamamen sildiğim deyimler de oldu.

Bu yüzden Kur’an’la ilgili çalışmalar, kolay kolay basılı kitap hâline getirilmemeli, düşüncem daha da güçlendi.

Elimizin altındaki internet (genel ağ) gibi bir imkânı da en güzel şekilde değerlendirmeliyiz, diye düşünüyorum. Gençer’in (büyük oğlum) emeği ile de -Allah kendisinden razı olsun- bu sitedeki bilgiler, sekiz-on günde bir güncellendi.

Bu çalışmanın internette yayımlandığı ilk günde, “Türkçe Kur’an Mealleri” sitesindeki mealleri, Fatiha’dan başlayarak yeniden taramaya başlamıştım. Enfal suresinden devam ediyorum.

Hiçbir söze -meallerin tamamında yer almış bile olsa- ayet metninde karşılığını, TDK sözlüklerinde de yerini görmeden bu deyimdir, diye karar vermedim. Bu son cümlede anlatmaya çalıştığımı bir örnek ile netleştirmek istiyorum:

“Türkçe Kur’an Mealleri” sitesinin Bakara-168 Ayet Karşılaştırma sayfasına bugün (22.03.2025) tekrar bakıyorum. Sayfadaki elli bir mealden sadece dördünde(birinin) izinden yürümek” deyimi yer almış. Diğerlerinde ise “Şeytanın adımlarına uyma, şeytanın izlerine uyma, şeytanın peşine düşme, şeytanın adımlarına tabi olma, şeytanın peşinden gitme, şeytanın izinden gitme” gibi sözler yer almış.

Mealcilerimizin uygun bir karşılık aradıkları ayetin ilgili bölümü, iki secavent arasındaki işaretli bölümdür:

يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ كُلُوا مِمَّا فِي الْاَرْضِ حَـلَالاً طَـيِّباًۘ وَلَا تَتَّبِعُوا خُطُوَاتِ الشَّيْطَانِۜ اِنَّهُ لَكُمْ عَدُوٌّ مُب۪ينٌ

Ayetteki bu bölümün bire bir çevirisi ‘şeytanın adımlarına tabi olma’ sözüdür. Meallerin çoğunda da bu ya da benzer ifadeler yer almış. Öyleyse bu çeviride noksan kalmış olan nedir? Noksan olan, Kaynak dilde (Arapça) bir deyim olan ayetin bu bölümü için, hedef dilden (Türkçe) bir deyim aranmamış olmasıdır. Arayanlar da (birinin) izinden yürümek” deyimini bulmuşlar zaten.

Çalışmalarım sadece deyimler üzerinden gitmiyor. Karşıma çıkan bazı Kur’an konularıyla ilgili de dosyalar hazırladım. Bir Kur’an kavramının incelenmesinde bağlamın yanı sıra konu bütünlüğünün de çok çok önemli olduğunu anladım.

Bazı mealcilerimiz bu konu bütünlüğüne “Bu ayet, şu şu ayetlerle birlikte okunmalıdır.” diyor. Bu da hedefi net gösteren güzel bir ifade.

Selam ve dua ile…

Cezmi GENÇTEN (genccezmi@hotmail.com)
Emekli Türk Dili ve Edebiyatı Öğretmeni
22.03.2025 – Samsun

TOPLAM DOSYA SAYISI: 1064

- A -

- B -

- C -

- Ç -

- D -

- E -

- F -

- G -

- H -

- I -

- İ -

- K -

- L -

- M -

- N -

- O -

- Ö -

- P -

- R -

- S -

- Ş -

- T -

- U -

- Ü -

- V -

- Y -

- Z -